DAHA SOSYAL BİR HAYAT İÇİN TANGO

Yazarlar: Sinan Taşkın & İdil Zorbek

Merhaba,

Sizlere “daha sosyal bir hayat için tango”, diyorum. Peki, neden? Sosyal hayat ve tango muhteşem bir ikilidir de ondan. Herkes için sosyal hayat şüphesiz çok önemlidir. Şehir yaşamının getirdiği monotonluk ve stresten hepimiz uzak durmak isteriz ve bunun için sosyal hayatı canlı tutmaya özen gösteririz. Ne kadar sosyalleşirsek o kadar özgür ve o kadar mutlu olduğumuzu hissederiz. Tango herkes için bu sosyal yaşamı en yüksek seviyede canlı tutan rakipsiz sihirli bir değnek gibidir. Size içinde zaman, mekân ve kişi kavramalarını istediğiniz gibi seçeceğiniz size ait bir dünya sunar. Aslında sizin için bir milattır tango. Bizler kendi hayatımızı “tangodan önce ve tangodan sonra” diye ikiye ayırırız.

Hayat bir tangodur, tango ise sosyalleştikçe anlam kazanır, beslenir ve gelişir tıpkı hayat gibi. Asla yalnız ve mutsuz değilsinizdir. Tangoya alışma süreci herkes için farklılık gösterir ama seven herkes için bağımlılık hep aynıdır. Tabii ki alışma sürecinde bazı zorluklar yaşanabilir ama dans etmeye başladığınızda hepsi aklınızdan uçar gider ve dansın büyüsüne karşı koyamazsınız.

Tango sizlere birden fazla kurgu ile hitap eder. İsteğinizi seçmek size kalır. Mesela, kişiler. Tangoda bir anda kendinizi kalabalık bir grup içinde bulabilirsiniz. Farklı arkadaşlık ve dostluklar kurabilir, kiminle dans etmek istediğinizi de kendiniz seçebilirsiniz. Bu dostluklar sizin daha önceden rastladığınız türden farklı olarak daha derin ve uzun soluklu olabilir. Hatta farklı ülkelerden bile olabilir. Seçim sizin.

İlk kez katıldığınız tango etkinliğine ikinci kez katıldığınızda bu sefer yanınızda arkadaş gurubunuz vardır. Bu etkinlik ilk sefere göre çok daha eğlenceli geçecektir. Üstelik bu arkadaşlarınızı sadece tangoda değil günlük yaşamınıza da dâhil edebilirsiniz. Karar sizin.

Tango dünyada son yüzyılda gelişen ve insanları birbirine bağlayan popüler ve sihirli bir dans olmuştur. Yapısı gereği sosyal hayatın merkezinde yaşadığı için sadece iki insanın değil; farklı din, dil ve kültürden toplulukların bir araya gelmesi ile çok büyük bir kesime hitap etmiş ve yayılmıştır.

Günümüzde tango yapan birçok kişinin dünyanın dört bir yanında arkadaşı vardır. Tango, insanları bir araya getiren etkinliklerle beslenir. Bu etkinliklerin başında milongalar ve pratikler gelir. Pratikler genellikle hafta sonları yapılan çalışma etkinliğidir. Her okulun kendi pratiği vardır, başka okullardan öğrenciler hatta sosyal dansçılar katılıp birlikte dans eder, çalışır. Burada başka kişilerle tanışıp dansınızı zenginleştirme imkânı bulursunuz. Hatta siz de başka bir okulun pratiğine gidebilirsiniz. Böylece yeni mekânlarda dans edip yeni dansçılarla tanışabilirsiniz.

Tangodaki dans gecelerinin adı Milongadır. Milongaların en büyük özelliği her kesimden insanın aynı amaç için ortak bir mekânda buluşmasıdır. Milongalarda yapılan dans sosyal danstır. Bir kişi partneriyle ya da oradaki herkesle dans edebilir, sevdiği arkadaşlarıyla sohbet edebilir, dans edenleri izleyebilir ve yeni arkadaşlıklar kurabilir.

Milonga öncesi ve sonrası, sosyalleşmek için bir zemin yaratır. Kimi zaman arkadaşlarınızla buluşup bir yemek sonrasında kimi zaman da tek başınıza milongaya gidebilirsiniz Unutmadan söylemeliyiz ki en çok tercih edilen etkinliklerden biri de milonga çıkışı çorba içmektir veya bir şeyler yemektir. Bazen sırf o sohbetlere katılmak için bile milongalara gelenler olabilir. Kısaca milonga, hem öncesi hem kendisi hem de sonrasıyla sosyallik dolu bir yaşamı sizlere sunar.

Tangonun sosyalleşme hususu konu olduğunda milongalar gibi uluslararası festivaller de çok önemli bir yerdedir. Her sene belli zamanlarda farklı ülkelerde tango eğitmenleri ve organizatörleri tarafından dünyaca ünlü Arjantinli tango eğitmenlerinin ve tango orkestralarının katıldığı festivaller düzenlenir. Bu festivallerde eğitmenler gündüzleri dersler verir, akşamları da milongalarda gösteri yaparlar. Orkestralar, milongada canlı performans sergiler ve katılımcılar orkestra eşliğinde dans eder. Tabii ki her şey bu kadar sınırlı değil. Bu etkinliklerde hiç tanımadığınız başka bir ülkeden dansçılarla dans edip arkadaş olabilirsiniz. Hatta milongalardaki gibi festival öncesi ve sonrası toplanıp bir şeyler yemek-içmek en yaygın yapılan sosyal aktivitelerdendir. Böylece renkli olan ve dünya çapındaki bu etkinliği o kadar çok seversiniz ki bir parçanız haline gelir tango. Bunu yıllardır dans edenler fazlası ile deneyimlemişlerdir. Bu deneyimi kazanan dansçılar bir sonraki festivalin gelmesini iple çekerler. Çoğu kişi için festivaller sosyal yaşam için en kaliteli ve eşsiz etkinliklerdir. Siz de bir tanesine katılıp bu deneyimi yaşayabilirsiniz.

Festival ve özel milongalar için mutlaka farklı mekânlar seçilir. Bu mekânlardan biri Çırağan Sarayı veya Esma Sultan Yalısı olabilir. Tarihi bir saraydaki bir balo salonunda orkestra ile birlikte dans ettiğinizi düşünür müsünüz? Ne kadar da etkileyici ve sıra dışı.

Sosyal hayatın içinde yer alan müzik, dans ve mekân kavramları tangoda birleşir. Bu sayede çok daha zengin sosyal bir hayata sahip oluruz. Tango bizleri yeni mekânlarla buluşturur. Bulunduğunuz atmosfer ve mekânın yapısı sizi direkt etkiler. Bu yüzden mekânların iç yapısı ve dansçıya verdiği enerji önemlidir.

Tango okulları genellikle kendine has tarzı ve enerjisi olan stüdyoları tercih eder. Bu

stüdyolar kimi zaman şehrin içinde saklanmış, boğaz manzaralı, tarihi bir daire kimi zaman da eski semtlerin birinde modern düzenlenmiş bir stüdyo olabilir. Bu stüdyolar alışılmış şehir mekânlarından sonra atmosferiyle sizlere iyi ve farklı bir his verecektir.

Hocalarınız ve sınıf arkadaşlarınızla ders öncesi ve sonrası birlikte vakit geçirmek bir süre sonra alışkanlık halini alacaktır. Sadece dans etmek değildir tango, sosyalliğin ta kendisidir.

Tango müziğini hayatın ritmi olarak aldığımızda çeşitli orkestraları dinlediğimizi, herkesin rondada hareket ettiğini ve sosyal düzende tamamen farklı dansı yaptığımızı görürüz. Evet, öğrendiklerimiz elbette mevcuttur. Önce eğitim alır sonra piste çıkarız ve kendi rondamızda ilerleriz. Öğrendiklerimize farkında olmadan kişiliğimizi ve ruh halimizi ekleyerek dans ederiz geliştikçe ve geliştikçe.

Milongadaki müzikler belirli kurallar halinde oluşur. Buna biz “tanda” deriz. Her tanda içinde yer alan birbirinden farklı orkestraların müzikleri sizlere birçok farklı ruh halini arka arkaya yaşama imkânı sunar. Bu müzikler genellikle uzun yıllar önce yapılmış olup üzerinizdeki etkisi çok farklıdır. Müzikler değiştikçe ritmimiz değişir. Kendi iç müziğimiz değiştikçe sosyal hayatta ritmimizin değiştiği gibi… Müzik, tangonun içinde sizi farklı yollara davet eden bir rehber gibidir. İsterseniz enerjik isterseniz duygusal ruh halinde dans edersiniz.

Tango sizi başka bir enerji ve bakış açısına götürür. Kendi dünyanızı geliştirir ve değiştirir. Dans eden beden sadeliğe kavuşur bazen ise daha fazla süslemeye ama bunu zihin sakinlikle yapar, burada sakinleyen zihin de dans ediyordur aslında...

Dans etmek tek başına bir sosyalliktir. Bu sosyalliğin başka güçlü bir rakibi yoktur. Tango sizin için nefes alacağınız bir arka bahçe olarak hayatınızda yer edinir.

Yürümeyi bilen herkes tango yapabilir. Öğrenir, pratik yapar ve milongalara katılır. Aynı dili konuşan arkadaşları oluştukça insanın tangoya bağlılığı daha çok artar. Bu yolu yürüyen kişi tangoyu sever, onu araştırır. Bunları içselleştiren herkes tangoya hayatı boyunca devam eder. Dans eden herkes kendine ve hayatına anlam yükler. Tango öyle bir bağlamdır ki bireyselde başlar, sosyalleşir, genişler ve hep devam eder tıpkı hayat gibi.